1orada1burada

Çok sevdiğim rehber , yeni nesil bilgin ve yazar : Saffet Emre Tonguç. Kendisiyle çalıştığım kurumun bir Boğaz Yalıları gezisinde tanıştım. Öncesinde bildiğim ve şapka çıkardığım Tonguç, Türkiye'ye gelen ünlü isimlerin , dünya liderlerine de rehberlik etmektedir. Kaynak : http://www.anadoluyakasi.net/saffet-emre-tongucun-15-kitabi-istanbul-ve-gece-cikti/ Çeşitli kültürel kitapları bulunmaktadır. Hürriyet Seyahat ekindeki yazmaktadır. Tonguç'un bu arada çok özel bir gezisi var : Müzede bir gece - Gece vakti Ayasofya . Detaylı bilgi almak için tıklayın. Saffet Emre Tonguç kimdir ? Daha fazlasını öğrenmek için tıklayınız.  Tonguç'un son projelerinden biri olan bir mobil aplikasyon-uygulamadan bahsetmek istiyorum . Bu uygulama ile yanınızda bir rehber varmışcasına size önemli tarihi noktaları anlatacak bir cep telefonu uygulaması geliştirildiğini duyurmak istiyorum. Üstelik bu uygulamada siz rotadaki tüm tarihi ve önemli yapıları rehberin kendi sesinden dinleyebil

İstanbul'da bir kış günü nereye gidebilirim diye düşünenler vardır ? Tıpkı bizim gibi. "Dışarısı buz gibi , lapa lapa kar var , içim içime sığmıyor" demiş ya Barış Manço aynı o hesap. Dinlemek için tıklayın. İstanbul'daki malum kar faciasının ardından nihayet Güneş yüzünü gösterdi. İçimizin belki de cıvıl cıvıl olmasındaki sebepte bu olsa gerek. Satın almak için resme tıklayın. Beyazıt'tan Çemberlitaş , buradan Sultanahmet ve Aya Sofya'daki INFERNO - CEHENNEM araştırması derken güzel bir yarım günlük tur oldu. Lakin Topkapı Sarayı'nı ne yazık ki yetiştiremedik. Soğuk Çeşme Sokağı'ndan aşağıya doğru Sirkeci yönüne doğru iniyoruz. Aya Sofya Kutsal Bilgelik özel yazımı okumak için tıklayın : Buradan İstanbul Arkeoloji Müzesi'ne geçmek istedik fakat kapanmıştı. Gülhane Parkı'nın tam girişinde bir de ne görelim : Ahmet Hamdi Tanpınar Edebiyat Müzesi ! Müzenin kapısı Müzeye giriş Gülhane Parkı'nın Sultanahmet - İstanbul

İş Sanat'ta geçtiğimiz hafta başlayan Erol Deneç'in retrospektif sergisini gitme imkanı buldum. Kendimce biraz sürreal bulduğumu söylemeliyim. Sergide özellikle kayıp şehir Atlantis ve Osmanlı padişahlarıyla yapılan tablo oldukça ilginçti. Onu burada paylaşmayacağım. Gitmeniz için bir sebep olsun diye :) Bu arada 18 Şubat 2017'ye kadar ziyaret edebilirsiniz. Erol Deneç resim ile nasıl tanıştı ? Resme çocuk yaşlardan itibaren gönül veren Erol Deneç, boyalarla ilk karşılaşmasını anılarında şu sözlerle anlatıyor: “Ben 3 yaşlarında idim, bir gün mahalle komşumuza gittik. Okula yeni başlayan küçük kızları için küçük bir paket içinde boyalı kalem almış babası. Yedi renkten oluşan bir paket. Ben o renkli boya kalemlerini görünce onlarla neler yapılabileceğini anladım. İçimde nasıl bir duygu, anlatamam. Hani insan karşı cinsten birine ilk bakışta âşık olur ya, öyle...” Güneşin Doğduğu Yere- Tuval üzerine yağlı boya , 2016 Erol Deneç'in Retrospektif sergisi , İş

İstanbul'da artık belirli kalıplara yerleşmiş Film , Jazz , Tiyatro festivallerinin haricinde artık çeşitli belediyenin desteği ile festivaller belirli dönemlerde düzenlenmektedir. İstanbul festivallerinin takvimine göz atalım : Kaynak :http://ampthemag.com/wp-content/uploads/2016/05/musicfestival1.jpg Çikolata Festivali - Şubat'ta !F Bağımsız Filmler Festivali - Şubat'ta. Dans Festivali - Nisan'da. Film Festivali - Nisan'da Kukla Festivali - Mayıs ayında. 2016'da 17. yılını kutladı. Chill-out Festival - Açıkhava etkinliği - Mayıs'da Doğaçlama Festivali - Mayıs'da Ekşi Fest - eksisozluk tarafından organize edilir. Mayıs'da Müzik Festivali - Mayıs ve Haziran'da One Love - Haziran'da Istanbul Alışveriş Festivali - Istanbul Shopping Fest - Haziran'da Opera Festivali - Haziran'da Jazz Festivali - Temmuz'da Makarna Festivali - Eylül'de Sahaf Festivali - Beyoğlu Sahaf Festivali - Eylül'de Kahvaltı Festiva

"Yollar benim umudum , yolları kapatmayın ! Yağmayın yollarıma durun kar taneleri"  Dinlemek için görseli tıklayın - Youtube  Bu kez yazıma öncesiyle değilde , final sahnesiyle başlamak istedim: İşte dün bu sözleri yineledim kendi kendime. Nedeni İstanbul'daki yoğun kar yağışı ! ve ben Kayseri Havalimanı'nda 6 Ocak 2017 akşamı mahsur kaldım. Nedeni Atatürk Havalimanı'ndaki uçuşların iptal olması. Atatürk Havalimanı'na olan uçuş önce rötar aldı. Sonrasında iptal oldu. Ardından Kayseri Havalimanı'nda koca bir karmaşa içinden alternatif tüm yolları düşündüm. İlk önceliğim uçuşumu Sabiha Gökçen'e kaydırmak oldu.  Heyecanlı bekleyiş ve gerginlikle nihayet uçuş başladı. Haliyle kaptan "inmeyi deneyeceğini" de uçuşta hepimize deklare etti. Bu heyecanımızı daha da arttırdı ve tüm zorluklara rağmen bizleri sağ salim ulaştırdı. Zor bela ulaştığım İstanbul'da 40 cm kar beni karşıladı. 6.1.17'de Kayseri'den Sabiha Gökçen'e yapt